İstanbul Depreminde Acil Müdahale Yetersizliği: İlkin Aydın'dan Sert Eleştiri

Serap Kanlı
paylaş
İstanbul Depreminde Acil Müdahale Yetersizliği: İlkin Aydın'dan Sert Eleştiri

İstanbul'da Yine Deprem ve Yetersiz Müdahale Tartışması

23 Nisan 2025 sabahı İstanbul sakinleri bir anda kendilerini panik ve kaosun ortasında buldu. Saatler 07.43’ü gösterirken, Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem saniyeler içinde tüm kenti sarstı. Art arda gelen iki şiddetli sarsıntı özellikle toplu taşımada kalanları korkuya boğdu. Birçok kişi metrobüslerde ve metro istasyonlarında ne yapacağını bilemedi, sinir krizleri ve çaresizce dışarı çıkma çabaları sosyal medyada da yankı buldu.

Deprem sırasında toplu taşıma araçlarında mahsur kalan vatandaşlardan gelen canlı yayınlar, şehrin acil durum yönetimine dair ciddi soru işaretlerini yeniden gündeme getirdi. Olayın ardından, kriz hatlarının ve acil müdahale ekiplerinin algılanan yavaşlığı sosyal medya üzerinde hızla eleştirildi. Özellikle kurtarma ve yönlendirme ekibinin ilk saatlerde organize olması gerektiği halde yeterli hızda hareket etmediği sıkça dile getirildi.

Spor Dünyasından Tepkiler: İlkin Aydın ve Aslıhan Kılıç'ın Çıkışı

Bazı eleştiriler özellikle beklenmedik bir yerden, yani spor camiasından geldi. Galatasaray Kadın Voleybol Takımı’nın genç oyuncuları Aslıhan Kılıç ve İlkin Aydın, deprem sonrası sosyal medyada kısa sürede gündem oldu. Kılıç, acil çağrı merkezlerinin işleyişini hedef alan paylaşımında, ‘Acil durumda aradığımızda telefonu açan yok, herkes çaresiz’ diyerek içinde bulunduğu hayal kırıklığını ve öfkeyi yüksek sesle dile getirdi. Bu paylaşım anında binlerce kişiye ulaştı.

İlkin Aydın ise arkadaşına destek vererek, “Her depremde aynı karmaşayı yaşıyoruz. Aradığımız hiçbir numaraya ulaşamıyoruz. Yetkililer hâlâ hazırlıksız,” sözleriyle Türkiye’nin uzun yıllardır çözülemeyen afet yönetim sorununu tekrar masaya yatırdı. Aydın ve Kılıç’ın mesajları, depremin ardından sosyal medya kullanıcılarının adeta ortak sesi oldu.

Takipçilerden pek çok kişi, afet sonrasında iletişim hatlarının çökmesinden ve temel yönlendirmelerin zamanında gelmemesinden yakındı. Örneğin, Avcılar’da yaşayan bir vatandaş acil çağrıdan hoparlör anonsu beklerken saatlerce bilgi alamadığını, yalnızca komşularından öğrendikleriyle hareket ettiğini anlattı.

Bu tepkilerin ardından bazı kamu kurumlarından geç de olsa açıklamalar geldi ancak çoğu kişi bunları günlük siyasi söylemler olarak değerlendirdi. Birçok kullanıcı “Yine mi hazırlıksız yakalandık?” cümlesiyle paylaşımlarını sürdürdü.

İstanbul gibi milyonlarca kişinin yaşadığı bir metropolde afetlere hazırlık hâlâ çözülmemiş bir problem olarak kendini gösteriyor. Bugün yaşananlar, geçmişteki büyük depremlerde karşılaşılan sıkıntıların hâlâ tam anlamıyla aşılmadığını ve vatandaşların kamusal hizmetlerden beklentisinin daha yüksek olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Deprem, yine bir kez daha sadece binaları değil, acil müdahale sistemini de sallamış oldu.