Fındık İhracatında Yeni Hedef: Türkiye, Hindistan, Rusya, Meksika ve Brezilya’ya Yöneliyor

Serap Kanlı
paylaş
Fındık İhracatında Yeni Hedef: Türkiye, Hindistan, Rusya, Meksika ve Brezilya’ya Yöneliyor

Türkiye Fındık İhracatında Yön Değiştiriyor

Türkiye, uzun yıllardır fındık ihracatı denince akla ilk gelen ülke. Dünya genelinde fındık üretimi ve ticaretinde tartışmasız liderliğini sürdüren Türkiye, ihracat pazarlarında şimdi yeni bir rota çiziyor. Avrupa ülkelerine olan bağımlılığı azaltmak için Hindistan, Rusya, Meksika ve Brezilya gibi yükselen pazarlara odaklanılıyor. Bu hamle, yalnızca ihracat rakamlarının yükselmesini hedeflemiyor; aynı zamanda dünyadaki fındık talebinin yeni merkezlere kayışını da fırsata dönüştürüyor.

Geçen yıl elde edilen 1,21 milyar dolarlık ihracat geliriyle Türkiye, küresel fındık ihracatında yüzde 61,6’lık payı elinde bulundurdu. Ancak sektör temsilcileri, bu başarının sürdürülebilir olması için farklı coğrafyalara açılmak gerektiğini düşünüyor. Avrupa’nın en büyük alıcıları olan Almanya ve İtalya hâlâ önemli konumda, fakat son dönemlerde Rusya’daki talepte gözle görülür bir artış var. Ayrıca uzak pazarlara yönelen ihracatçılar, fındığın çikolata ve atıştırmalık sektörleriyle buluştuğu Hindistan ve Brezilya gibi ülkelerde büyüme potansiyelinin yüksek olduğunu vurguluyor.

Hedef Pazarlarda Artan Talep ve Yeni Stratejiler

Yeni pazarlara açılırken firmalar birkaç önemli faktörü ön planda tutuyor. Öncelikle, hedef ülkelerde orta sınıfın hızla genişlemesi, fındık gibi ürünlere olan ilgiyi artırıyor. Örneğin Hindistan’da özellikle gençler arasında atıştırmalık pazarının hızla büyümesi, fındığın bu alanda ön plana çıkmasına kapı aralıyor. Benzer şekilde Brezilya’da gelişen çikolata endüstrisi, fındık içeren katma değerli ürünlere olan ilgiyi körüklüyor.

İhracatçı birlikleri, her ülkenin alışkanlıklarına ve damak tadına özel ürün geliştirmek için çalışıyor. Mesela Brezilya pazarı için fındık dolgulu çikolatalar öne çıkarılırken, Hindistan’da piyasaya sürülen ürünlerde daha küçük ambalajlar ve baharatla harmanlanmış tatlar deneniyor. Bazı firmalar, Meksika’da enerji barı ve sağlıklı atıştırmalık trendini yakalamak amacıyla fındıklı yeni karışımlar geliştiriyor. Rusya’da ise klasik fındık içinin yanı sıra, unlu mamuller ve kekler için kullanıma uygun öğütülmüş fındık talebi hızla artıyor.

Bu ülkelerle ticareti kolaylaştıran serbest ticaret anlaşmaları da ihracatçılara yeni fırsat kapıları açıyor. Maliyet avantajı sayesinde Türk fındığı, fıstık ve badem gibi diğer kuruyemişlere göre tercih sebebi oluyor. Ayrıca Türk fındığının kalitesi ve uygun fiyatı, yeni pazarlarda hızlı bir şekilde tanınmasını sağladı.

Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nden alınan bilgilere göre, özellikle değerli ürün grupları ve katma değerli seçeneklere yatırım yapılması gündemde. Firmalar, farklı ebat ve tatlarda ambalajlarla hedef kitleye ulaşmaya çalışıyor. Fındığın sadece klasik haliyle değil; kreması, ezmesi, drajesi gibi çeşitleriyle de pazara sunulması, artık alışılmış bir strateji haline geldi.

Bütün bu gelişmeler gösteriyor ki, Türk fındığı sadece geleneksel Avrupa sofralarının değil, Hint ve Latin Amerika mutfağının da vazgeçilmez bir parçası olma yolunda ilerliyor. Her geçen yıl üreticiler ve ihracatçılar, değişen tüketici alışkanlıklarına hızlıca uyum sağlayarak, küresel rekabette sağlam bir yer edinmeye devam ediyor.